Skip to content

Month: August 2010

VOLKANİK DAĞLAR

Acıları katı-katı, kastladım
Hançere dönüştü, oynar içimde.
Ölmek için, Everesten atladım
Volkanik dağlar, yanar içimde…

Zalim düşman, hırım-hırladı
Bunca yıldır, hep sabrımı zorladı
Öfkeyi kınına, koydum fırladı
Ateşe dönüştü, kaynar içimde…

Sevdim amma, sevdirmedi kendini
Anlaşıldı bulamamış dengini
Konuşurken sanan, dünya zengini
Her sözcüğü, buzul donar içimde…

Kimseyi doyurmaz, olan çıkınım
Uzaklardan, seyran seyran, bakınım
Anladım ki, hiç yokumuş yakınım
Anılarım durmaz, kanar içimde…

Görmeyeyim diye, kaçtım uzağa
Her neylesem, düşürdüler tuzağa
Kutuplarda, bindirdiler kızağa
Hala yeri vardır, sanar içimde…

13/08/2010.Bağevi.Hüseyin Uçar.

MEZARSIZ

Köprüler kurdum, geçeyim deyi
Kuyular vurdum, içeyim deyi
Ekinler ektim, biçeyim deyi
Yakınından geçtim, uza dediler
Türkülerin yükle, saza dediler
Çekip öldürdüler, kaza dediler
Bir kuytuda, kala kaldım,Mezarsız…

Morelim yükselttim, güleyim deyi
Kitaplar okudum, bileyim deyi
Yollar inşa ettim, geleyim deyi
Yakınından geçtim, uza dediler
Yükle dertlerini, saza dediler
Çekip öldürdüler, kaza dediler
Bir kuytuda, kala kaldım, Mezarsız….

Yağ yakınca, canım deyip övdüler
İnanamazsın can, öyle sevdiler
Karşı çıktım, ölesiye dövdüler
Buralarda durma, uza dedilr
Anlat dertlerini, saza dediler
Çekip öldürdüler, kaza dediler
Bir kuytuda, kala kaldım, Mezarsız…

08/08/1010.Bağevi.Hüseyin Uçar.

GÜVENEYİM NESİNE

Kestim yüreğimi, koydum umana
Zorda olsa artık uydum zamana
Kattın gene zalim, tozu dumana
Ben feleğin güveneyim nesine
Neler vermem, ben yavrumun sesine…

Aylar yıllar değil ömür geçiyor
Acımıyor tomurcukken biçiyor
Kader kısmet deyip, bizi seçiyor
Güveneyim ben feleğin nesine
Neler vermem, ben kuzumun sesine…

Hem yoksuluk, hemde gurbet kovalar
Çöle dönüşüyor, dünkü ovalar
Yıldan yıla bozuluyor havalar
Bu yaşamın, şükredeyim nesine
Neler vermem, ben yavrumun sesine…

Görünen ufuklar, beni sorgular
Çevreliyor etrafımız, korkular
Hangi yana dönsek, bizi yargılar
Ben feleğin, güveneyim nesine
Neler vermem, güzel yavrum sesine…

Yıkılır başıma, bir gece kondu
Düşler terkeyledi, hayaller dondu
Bütün içtenliği, Taşatan sundu
Ben feleğin güveneyim nesine
Neler vermem, güzel yavrum sesine…

11/08/2010. knusen.Hüseyin Uçar.

GURBETMİYİM?

Ağladıkça kanım akar içime
Gurbetmiyim? Gurbetçi mi? Belirsiz.
Soru bile sopramadım elçime
Gurbetmiyim? Gubetçi mi? Belirsiz..

Yol alırım, gece gündüz durmadan
Yaşıyorum hiç hayaller kurmadan
Gir içeri gülüm, soru sormadan
Gurbetmiyim? Gurbetçi mi? Belirsiz..

Yerim yurdum, ateş oldu duramam
Cevapları korkutuyor soramam
Çaresizim hiç bir çare aramam
Gurbetmiyim? Gurbetçimi? Belirsiz..

Kayıp ettim, anılarım ararım
Saçım diye, bulutları tararım
Takatım kesildi, kalkmaz kollarım
Gurbetmiyim? Gurbetçi mi? Belirsiz..

Ulaşamam, şu zamanın hızına
Katlanamam, nüktesine, nazına
Tel olayım inlet, beni sazına
Gurbetmiyim? Gurbetçi mi? Belirsiz..

Taşlanı taşlanı, olduk Taşatan
Başa bir iş gelse, yok elden tutan
Değerlerim oldu, beni kurutan
Gurbetmiyim? Gurbetçi mi? Belirsiz..

07/08/2010.Bağevi.Hüseyin Uçar.

DOYMADIK SANA

Sana söyleyecek, sözlerim bitmez
O güzel cemalin, karşımdan gitmez
Her an yol alırım ellerim yetmez
Sözleri  biter mi, cananın cana
Doyamadık Forslum, inanki sana…

Bu gece Çorumu, tümüyle soydum
Bütün hazinesin, cebine koydum
Saat kulesine, resmini oydum
Sözleri biter mi, cananın cana
Doyamadık Forslum, doymadık sana…

Bir ah çektim, yaralandım derinden
Şu gurbeti, oynatamam yerinden
Korkar oldum, şu ecelin yelinden
Sözleri biter mi, cananın cana
Doyamadık Forslum, doymadık sana…

Dilim varmaz kime, nasıl seslenem
Bırak beni acım ile beslenem
Gene varıp Kuşsarayda üslenem
Bitermi atanın, sözleri cana
Doyamadık Forslum, inanki sana…

Gardaşlar dizilmiş, yolcu ediyor
Forslusun yitirmiş, Nermin bitiyor
Forslum bu hızınan, nere gidiyor
Özlemi biter mi, cananın cana
Doyamadık Forslum, doymadık sana…

Seni arar iken, aradım oğlun
Anladım tükenmiş, gidecek yolun
Bundan sonra onlar, kanadın kolun
Sözleri biter mi, cananın cana
Doyamadık Forslum, inanki sana…

Çok geçmez azalır, o geniş çevren
Görmez olur geçer, her zaman gören
Yasaların koymuş, bu kaleş evren
Sözleri biter mi, cananın cana
Doyamadık Forslum, doymadık sana…

05/08/2010.Bağevi.Hüseyin Uçar..

DOSTLAR ELVEDA

Amansız hastalık, çıktı karşıma
Görünmez düşmanlar, daldı çarşıma
Şeker apartmanı, çöktü başıma
Dönüşüm kalmadı, dostlar elveda…

Bir eylerken, iniş ile yokuşu
Fark edilmez zamanların akışı
Bize vurdu bu yıl, Feleğin kışı
Yollarım kapandı, dostlar elveda…

Son görüntüm, aralandı buradan
Çok görüldü canlar, çıktık aradan
Azat olduk artık yurttan yuvadan
Atmosfer komadı, dostlar elveda…

Eşim, kuzularım, artık arama
Kimse melhem, çalamadı yarama
Komşuların hepsi, durdu selama
Kuşsaray karşılar, dostlar elveda…

Feleğin adını bir daha anmam
Boşuna teselli, yalana kanmam
Doğal ölüm olsa, inanki yanmam
Söz tükendi artık, dostlar elveda…

Oğullar büyüttüm, olgun mu olgun
Düşleri rüzğardır, benizler solgun
Güle güle Forslum, bu nasıl vurgun
Diller sustu artık, dostlar elveda…

04/08/2010.Hundige.Hüseyin Uçar…

İMANIM CİNDER

Muhabbeti türkülerin yaşında
Tökezliyor, şu Didimin taşında
Anılarla dolu, üç yüz yaşında
Fermanım salman, İmanım cinder…

Çilekeşler toplaşıyor başına
Sinirleri hücum erder kaşına
Kışı benzer, Kuşsarayın kışına
Yamanım salman, imanım cinder…

Paklanmış acıdan, paklanmış kirden
Almış duasını, gül yüzlü pirden
İğne değmış gibi, sıçırar birden
Dumanım salman, imanım cinder…

Bağ bahçe koymadık, hepsin budadık
Seneleri birbirine uladık
Sanki geçmişlerde, yitik aradık
Amanım salman, imanım cinder…

Almanyada koymuş gelmiş bududu
Bazan ihlal eder, geçer hududu
Hatırla arada, küçük Kurmudu
Aslanım salman, imanım cinder…

Yaşam okulunda, yalnız okuyor
Dostlarını incitmekten korkuyor
Her sözcüğü inan, dostluk kokuyor
Çimenim salman, imanım cinder…

Muhabbet ehline, söz surulur mu
Taşatan sevmakten, hiç yorulur mu
Düşünce içinde, düş vurulur mu
Almanım salman, imanım cinder…

1 Agıstos.2010.Hüseyin Uçar..

FORSLUNUN ARDINDAN

Felek sana benim, özüm doğrulmaz
Bu kaçıncı, kahpeliğin söylen mi?
Neden senle hiç mahkeme kurulmaz
Bu kaçıncı, kaleşliğin söylen mi?

Felek seni af etmemi bekleme
Kendi suçun, kader deyip yükleme
Erdemime vahşetini ekleme
Bu kaçıncı, hainliğin söylen mi?

Adım aldın, canım aldın utanmaz
Yetmedi mi? Can aldığın uslanmaz
Kan çekildi damarlarım kanamaz
Bu kaçıncı, gadarlığın söylen mi?

Nefes aldım senin ile tanıştım
Sen mi güçlü, ben mi güçlü yarıştım
En sonunda acılara alıştım
Bu kaçıncı, matemimiz söylen mi?

Can alıp vererek, gönlünü eyle
Gencecik canlara, kastını söyle
Yolumuz nereye vijdansız böyle
Bu kaçıncı, alt edilmem söylen mi?

Nasıl alın benden, söyle forslumu
Dağlaramı çevireyim yolumu
Zindan ettin, Kuşsarayı, Çorumu
Bu kaçıncı, hokkabazlık söylen mi?

Haberi alınca dağlandı sine
İhtiyacın neydi, bu kadar kine
Yüreğin yeterse, bir adım öne
Bu kaçıncı, duellomuz söylen mi?

Ulaşamam artık uzadı ara
Sanki kement ile, çekildim dara
Her gün bir taraftan, açılır yara
Bu kaçıncı, hançerleyiş söylen mi?

Herkes farklı yapar, elbet yorumu
Kimselere soramadım sorumu
Ben nideyim gardaş, sensiz Çorumu
Bu kaçıncı, yalancılık söylen mi?

Saygıyla ananlar, candan merhaba
Yetmedi Nermin, bu kadar çaba
Baş sağlıgı benden, dosta ahbaba
Bu kaçıncı, saldırganlık söylen mi?

Yüreğime doldurdunuz korları
Omuzuma yüklediniz zorları
Koşsam bile bitiremem yolları
Bu kaçıncı, yenilğimiz söylen mi?

Yüreği olanlar yüreğin açar
Yer yüzüne elbet, dostluğu saçar
Bağla sözlerini, Hüseyin Uçar
Bu kaçıncı, ağıdımız söylen mi?

3 Agıstos 2010,Hüseyin Uçar.