Skip to content

BENİM GURBETÇİ KARDEŞİM

Köpenhaktan kalkan Uçak
Selam aldık kucak kucak
İlkin Münih’te duracak
Benim gurbetçi kardeşim.

Menzilimiz Ankaraydı
Cevapları kapkaraydı
Yaraların bir saraydı
Benim gurbetçi kardeşim.

Birden bire değiştiler
Kalleş kalleş gülüştüler
Telefonda görüştüler
Benim gurbetçi kardeşim.

Burdan binin budapeşte
Hamur olduk sanki teşte
Çoluk çocuk bu güneşte
Ağlar gurbetçi kardeşim.

Yeyin için durun burda
Yem olmayın kuşa kurda
Varırsınız bir gün yurda
Benim gurbetçi kardeşim.

Budapeşteden,  İstanbul
Gönül ova, kafa davul
İnsan değil sanki bavul
Benim gurbetçi kardeşim.

Yolda belde dura dura
Kapı kapı sora, sora
Yorgun kalbi, yora yora
Gelir gurbetçi kardeşim.

Göze batar saçı başı
Önünde kalıyor aşı
Üzüntüden kalkmaz kaşı
Benim gurbetçi kardeşim.

Başı gitse ayak, gitmez
Olgunlaşır amma yetmez
Sorunların çilen bitmez
Benim gurbetçi kardeşim.

Her sınırda sorgulanır
Aglamsı, üzgün dolanır
Yıllar yıllara ulanır
Benim gurbetçi kardeşim.

Her seferde tövbe çeker
Anılarda teker teker
Dert üstüne dertler eker
Benim gurbetçi kardeşim.

Başkaları gelir geçer
İçinden Türkleri seçer
Sanki sabrımızı ölçer
Benim gurbetçi kardeşim.

Tepe tırnak arıyorlar
Birbirine karıyorlar
Hazlarına varıyorlar
Benim gurbetçi kardeşim.

Adım, Ahmet, Mehmet, Metin
Lokması zehir gurbetin
Almanya sınırı çetin
Benim gurbetçi kardeşim.

Kanım akmaz vur bıçagın
Gülüşü hançer alçagın
Kölesiyiz biz bu çagın
Benim gürbetçi kardeşim.

Üç koldan işlem yaparlar
Açık yolları kaparlar
Ordan oraya satarlar
Benim gurbetçi kardeşim.

Sıra sıra tercümanlar
Onlardan medet umanlar
Dağ’a dönüştü ormanlar
Benim gurbetçi kardeşim

Bindirirsen herkes biner
Yağmur başlar, hüzün diner
Arkası yok korkar siner
Benim gurbetçi kardeşim.

Başta foter, sırtta gocuk
Sanan yetmiş yaşlı çocuk
Gözde yaşlar boncuk boncuk
Benim gurbetçi kardeşim.

İstanbul sonra Ankara
Bittik yakara yakara
Herkeslerden o fukara
Benim gurbetçi kardeşim.

Aradık yoktu valizler
Ar edip çevreden gizler
Tuncay bey bizleri gözler
Benim gurbetçi kardeşim.

Üç günde vardık, Çoruma
Dostlarım girdi koluma
Cevap ararım soruma
Benim gurbetçi kardeşim.

Yıllar sonra görüşmeler
Özlemlere erişmeler
Espiriler gülüşmeler
Benim gurbetçi kardeşim.

Hep sözleri dalevere
Herkes vurur yeden yere
Yüzler utanmaz bir kere
Benim gurbetçi kardeşim.

Her sene biletçi dener
Sadece hırsını yener
Bilsen ne dolaplar döner
Benim gurbetçi kardeşim.

Eğitimsiz başladılar
Kıstırdılar taşladılar
Lahanamı haşladılar
Benim gurbetçi kardeşim. 

7 /7/ 2006  Budapeşte hava limanı.
                                 Hüseyin Uçar.
Published inIkke-kategoriseret