Skip to content

Kitaplar

  • ACILARDAN ALDIM PAYIM
    Önce annem, babam, peşinden dayım Ören viran olmuş gönül sarayım Benim acılardan oluştu payım Hangi  yöne baksam beni yaralar Artık …
  • İÇİMDE Kİ ATEŞ
    Yaşayamam artık aynı bulvarda Hayalleri uçuşurken yollarda Yüreğim kan ağlar, yavrum sallarda Sevdiğimden haber, verin canlarım… Yüreğime ataş düştü sönmüyor …
  • SABRIMIZI SINIYORLAR GARDAŞIM
    Ömür boyu ağlar  hakkın  aramaz Nerde yaşar nasıl yaşar anlamaz Gözün oyanları kalkıp kınamaz Sabrımızı sınıyorlar gardaşım… Sanma ki yüreği …

Rastgele şiirler

  • Görmeden gitme
    Aldırma uzaga düşsede yolun Çiçege borcu var elbette balın Dar günde, sevene muştular salın Ferhatı şirinle görmeden geçme. Görünüş farklı olur arama kusur Kiminde halı var kiminde hasır Karşılıksız verir elleri nasır Yıkık duvarların örmeden geçme. İnişe benzemez yolun yokuşu Ömüre şifadır, aşkın nakışı Her kuşa farklıdır, gülün kokuşu Bülbüle aslını, vermeden geçme. Sevği nedir diye otur sorgula Dogruyu yanlışı birbir algıla Haksızı af  etme orda yargıla Nolur Taşatana gülmeden geçme. Hüseyin Uçar. 29/6/2004 Didim.
  • LİSE LOTTE
    Bakışın dünyaya değer Aşık olan boyun eğer Sana kul olmuşum meğer Sana geldim, Lise Lotte. Boyun ince, ceylan gibi Küçülmek yok, yalan gibi Umman kalbim talan gibi Sana geldim, Lise Lotte. On sekiz güzellik çağı Andırırsın yeşil bağı Sensin kalbimin durağı Sana geldim, Lise Lotte. Zülüfün dökmüşsün yana Aşk kadehin verdin bana Gözüm kör etme cihana Sana geldim, Lise Lotte. Aşık olmak benim neyim Sılam olmuş senin köyün Ben aşkınla biçareyim Sana geldim, Lise Lotte. Biraz dinle beni yakma Herkes yıktı, sen de yıkma Sel gibi bulanık akma Sana geldim, Lise Lotte. 11.12.1972 / Hüseyin Uçar
  • HÜZÜNLÜ
    Yordular artık kalmadı gücüm
    Yüklendi yollara vuruldu göçüm
    Konan göçer bir gün, ağlama koçum
    Bu bir esintidir yollar hüzünlü
     

    Bilinmedik şu yurtlarda göçeriz
    Aşkın şarabını demdir içeriz
    İyiyi kötüden elbet seçeriz
    Bu bir esintidir diller hüzünlü
     

    Dertliyim diyenler sofralar açar
    Sevgisiz yaşayan her şeyden kaçar
    İncitme dosları kısa kes Uçar
    Bu bir esintidir kollar hüzünlü.
     

    29.3.1998 / Hüseyin Uçar
  • YEŞİLDİR ŞİMDİ
    Felek bana düşmanlığın ne idi Delikanlı gönlüm göçerdir şimdi Nere baksam anılarım büyüdü Bahar oldu evren, yeşildir şimdi. Yakamı bırakmaz oldu anılar Hani nerde arabalar, kağnılar Geçmişi yaşasam yad eller kınar Düşmanım yok, dostlar ölçerler şimdi. Sevdiğimin gizli gizli bakışı Pınarların doğal doğal akışı Yaza dönüşmeli gönülün kışı Delikanlı gönlüm, bülbüldür şimdi, Güneş yoktur bulutlara asıldım Aşık oldum bazan dosta kasıldım Uğraşamam artık ben senden yıldım Ömür denen zalim, biçerdir şimdi.
     
    24.7.1997 / Hüseyin Uçar
  • GİDERİM
    Emeğin değerin verirse tarla Neşeyle kendime çatar giderim Vatandaş öfkesin tutamaz zorla Gözlerine diken batar giderim Ön plana çıktı mezhepler, ırklar Bizlere tıkalı akmıyor arklar Ayan açık artık ortada farklar Varımı yoğumu satar giderim Zam yaparlar paçaları yandıkça Onlar bizi kör görmezden sandıkça Böyle gider yalanlara kandıkça Haine, zalime atar giderim.    3.9.1977 / Hüseyin Uçar
  • İKİ YÜZLÜ
    İki yüzlü adi yılan
    İçimizde salınıyor
    Yediği içtiği yalan
    Ne söylesen alınıyor
     

    Kahkahayla güldürmedi
    İçten oydu bildirmedi
    Yaraladı öldürmedi
    Günden güne kalınıyor.
     

    26.2.1986 / Hüseyin Uçar
     

     

     

  • Kuzu gibi
    Bir dünya ki hazı sönmüş Evet gelen ölür denmiş Haksız haklılığı yenmiş Ne durulur, ne yürünür Diyoruz ki gel hey önder Çamur yolda yürür gider Kurşun yemiş diyor kader Ne alınır ne görünür Yolsuzluğun baştabibi Geziniyor kuzu gibi Hürmet, miras, ün sahibi Ne alınır ne sürünür Dışta fizike kanılmış Sultan Süleyman yanılmış Tarih vefasız sanılmış Ne yorulur ne erinir Asıl halkım sürer izi Dert tükenmez dizi dizi Sürer götürürler bizi Ne dönülür ne gelinir.  13.8.1976 / Hüseyin Uçar
  • DAMARDA Kİ IRMAKMISIN?
    Tarifin ne? Medeniyet
    Ödedin mi? Sende diyet
    Sanki cepte bir ehliyet
    Kültür denen, ırmakmısın?
    Mahalle mi? Oymakmısın?
     

    Hayal meyal, bir düşmüsün?
    Emekçiye bir işmisin?
    Garibana, bir eşmisin?
    Akılları, yormazmısın?
    Hiç yerinde, durmazmısın?
     

    Varımız koyak üstüne
    Borcumuz sayak üstüne
    Durulmaz ayak üstüne
    Vücutmusun? Parmakmısın?
    Damarda ki, ırmakmısın?
     

    Her saflarda önde duran
    Kimse sormaz, nedir oran
    Dünyayı, yaşamı saran
    Sen Sivasta yanmazmısın?
    Hiç sözünde durmazmısın?
     

    Duygular ağlıyor sensiz
    Aklıma düşen, nedensiz
    Seni düşünemem, bensiz 
    Hal hatırım, sormazmısın?
    Sen hiç hayal, kurmazmısın?
     

    10-10-2008.Greve.Hüseyin Uçar.  

  • İnsafa gel
    Doğmuş güneş kara bahta
    Yer koymamış daha ahta
    Yerim yurdum kuru tahta
    İnsafa gel zalım gurbet
     

    Delik deşik sinem şehri
    Çağlamıyor aşkın nehri
    Ne zor olur yad el kahri
    İnsafa gel zalım gurbet
     

    Sabahı çok akşamı çok
    Şu gönüle sitemi çok
    Hüseyin’in özlemi çok
    İnsafa gel zalım gurbet.
     

     18.7.1975 / Hüseyin Uçar
     

     

  • Gözlerinde
    Nice suçsuzu astılar Halkın bağrına bastılar Sanki sesimiz kıstılar Hile dolu özlernde Herkes korkuyor hırslıdan Neşe beklenmez yaslıdan Kerem bıkar mı Aslı’dan Yatar ölür dizlerinde Derdi derde mi eklerler Nefis koymayıp örklerler Yoksa köle mi beklerler Hüseyin’in gözlerinde?  4.6.1975 / Hüseyin Uçar